yaptığım işin ne olduğunu anlamam biraz zaman aldı. iş de pek belli değil zaten. önce c-section, şimdi plasenta olunca yazar mıyım, kadın doğumcu muyum ben de şaşırdım.
facebook'a darlanmadıkça bir şey yazmayan, twitter hesabı olmayan biri olarak sosyal medyayı öğreniyorum. fenomen diye bir şey varmış mesela, bunlar anlamsız bir şekilde götü kalkık reklam mecralarının genel ismiymiş. soğracığma, twitter'daki 140 karakter fotoğraf falan koyunca yalan oluyormuş. bugüne bugün 118 karakterin üstüne çıkamadım, dertliyim. bir de bu sosyal medya gelişiyormuş. "vay be!" dediğinizi duyar gibiyim sayın seyirciler.
her sabah ve çoğu akşam taksim-şişhane arasında 15-20 dakikalık bir yürüyüş yapıyorum. madem spor yapmayı beceremedim, ben de çalışırım o zaman gibi saçma bir mantık içindeyim. o selülitler gidecek, kolesterol düşecek dostlar. yazın o mini etek giyilecek!
dün biz ajansça bir güzellik yaptık. fikir benim olmasa da doğru yerde çalıştığımı hissettirdi. tavrımız net.