31 Ağustos 2010 Salı

tek kaşım kalktı yine

az önce bir haber okudum. çok üzücü. dört çocuk, içinde oyun oynadıkları kullanılmayan derin dondurucuda ölü bulunmuş. ayrıntılara girmeye gerek yok, cidden çok üzücü.

sonra o haberin devamı geliyor. facianın ardından dram çıktığını belirtmişler. baba çocuklarına bakabilmek için sekiz yıldır ayakkabı alamıyormuş. 12 yıl önce imam nikahıyla birleştiği eşiyle, imkanı olmadığı için resmi nikah yaptıramamış. adamın cebinde 1 lira olsa harcamaz, çocuklarına verirmiş. o kadar fakirlermiş ki, çocukların oyuncakları bile tahtadanmış.

bence bu ne biliyor musunuz? yapacak haber bulamadıkları için ajitasyona başvuran muhabirlerin işgüzarlığı. anne ve babanın ajitasyon yaptıklarını söylemek istemiyorum bile, onların şimdi ciğerleri yanıyor, ne yardım isteyebilir ne de fukaralığın reklamını yapabilirler. haber yapanlara da kızmıyorum pek, nihayetinde yoruma açık bir iş yapıyorlar ve s.ke s.ke haber bulmaları gerekiyor.

ne var ki, belki pek zamanı değil ama o anne ve babaya kızıyorum. 12 yıl önce imkansızlıklar nedeniyle resmi nikah kıydıramayan bu iki yetişkin, nasıl bakacaklarını bilmedikleri 4 çocuk yapıyor. 4 çocuk ulan! biz sahip olmadığımız bir çocuğun bakım masraflarını hesaplayıp "vay anasını sayın seyirciler! çok para la bu!" derken, kıçına don alamayan aile 12 yılda 4 çocuk sahibi oluyor. var ya, ne çocukların tahta oyuncakları ne de adamın sekiz yıldır alamadığı ayakkabı umrumda oldu, fakirlikleri de zerre kadar acıtmadı canımı.

büyük konuşmak istemiyorum ama bile bile de lades demeyelim lütfen.

2 yorum:

sokakpergeli dedi ki...

"Since the world drives to a delirious state of things, we must drive to a delirious point of view." Jean Baudrillard

Cw Novianto N dedi ki...

nice blog...please visit in my blog.I need your help...Thanks