göz görmeyince gönül gerçekten katlanabiliyor. bir zorunluluk olarak ele alıyorsun yaşanan durumu. "bir gün bitecek ne de olsa" gibi bir düşüncen bile olmuyor. sadece olan bitenin varlığını, olduğu gibi kabul ediyor ve üzüntü, özlem gibi negatif hisleri yokediyorsun. ya da öyle olduğuna kendini inandırmaya çalışıyor, anlamsız heyecanlarına, gereksiz öfke patlamalarına anlam veremiyorsun.
sonra göz görüyor. bir şey oluyor ve yokluğunun seni etkilemediğini sandığın varlık karşına çıkıyor. işte o zaman yokluğunun etkisini gerçekten hissediyorsun. kucaklarken gözlerin doluyor, "ah" dışında bir şey çıkamıyor ağzından. yeniden bir araya gelmenin sevincini mi, kaybolan zamanın acısını mı hissettiğini karıştırıyorsun.
kardeşimi öyle çok özlemişim ki...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder