1 Eylül 2009 Salı

when you're strange

hiçbir zaman wicca'yla çok içli dışlı olmadım ama hava değişimleriyle yakinen bağlantılı olduğumu söyleyebilirim. bugün yağmur yağması inanın hiç şaşırtıcı değil.

bugün "estranged" dinlemeye uygun bir gün.

dün gece uykum kabuslarla bölündü. ilginç bilinçaltı kabusları da değil, tamamen bilinç düzeyinde bir şeyler. anlatsam kimse tınmaz yani. ne var ki beni beynimi parmaklayarak uyandıran, sonra da ağlatan türden. gece gece zihnimin her yerine psikolojik simgelerimi yerleştirdim. insanın kendini oldukça iyi tanıyıp böyle şeyleri hayra yoramaması... iyi değil diyemedim, kötü değil diyemedim. gayet nötr bir durum, sadece var. cehaletin de mutluluk olduğunu düşünmüyorum sonuçta.

bugün "the day we are both fucked up". daha fazla yayılmamasını umuyorum.

çaresizliğim kendime yönelik yıkıcı bir öfkeye dönüşüyor. kimseyi hiçbir şey için suçlayamam. sadece bana yakışmaz diye değil. suçlayamayacak kadar empatik bir yapıya sahibim. ama empati daha iyi hissettirmiyor. daha ziyade, çaresizliği daha derinden hissettiriyor.

hayat bu. di mi?

Hiç yorum yok: